28 Mayıs 2020 Perşembe

Kuzgun Geri Döndü



Kuzgun değil karabatak gibi bir görünüp bir kaybolduğum doğrudur. Bırakmıştım blog yazmayı önceliğimi sevdiğim insanlara vermek istedim, mutluydum (hala mutluyum), vaktimi farklı şeylerle uğraşarak geçirmek istemedim belki de bilmiyorum. Birazda klavyemdeki "s" tuşunun çalışmıyor oluşunun da etkisi vardır kopyala yapıştır ile "s" harfini yapıştırmak epey zorluyor beni. Ama tüm bunlara rağmen bir çoğumuz malum virüs dolayısıyla evlerimizde oturuyorken neden geri dönmeyeyim ki dedim  :)

Malum virüs olayı başladığı an itibariyle şirketimizin kararı ile evden çalışmaya başladık. Uzun bir süredir evdeyim o yüzden de. Tabi biz belkide bu süreçte şanslı olanlardanız çoğu kişi bu süreçte işsiz kaldı kimi ücretsiz izne çıkartıldı kimi ise virüse rağmen çalışmaya devam etti. Garip zamanlardan geçiyoruz Hollywood filmlerinde izlediğimiz kıyamet senaryolarını yaşıyor gibiyiz. Her geçen gün yeni bir teori ortaya atılıyor, filmlerden kesitler paylaşılıyor ve bir çoğumuz bunu izlemiştik diyoruz. Virüs konusunda bir çok iletişim kanalında ses kayıtları görsel belgeler gerçek ya da değil sunuluyor televizyon programlarında izlediğimiz her doktorun farklı teorileri farklı çözüm önerileri ile birlikte bilgi karmaşası yaşatılıyor. Bu süreçte komşumuza dahi gitmeye korkar olduk evde birimiz hapşırsa ya da öksürse kısa bir sessizlik oluşuyor. 2020 kıyamet senaryolarına konu olan tarihte garip olaylara şahit oluyoruz. Aşı ile ilgili dahi bir çok teoriye rastladım insanlar bu konuda videolar bile çekmiş "yaratık dns - laboratuvarda üretilen dna enjekte edecekler, chip takıp bizi izleyecekler.." vs vs. Dedim ya doğruluğu belirsiz o kadar çok şey var ki etrafta hani virüs artık bitti kurtulduk dense dahi psikolojik olarak kendimizi virüsten ona dair oluşturduğumuz kaygı sorunundan kurtarmamız zor olacak.

Bu süreçte ev market gibi oldu. Belirli zamanlarda sadece temel gıda vb alışverişlerimiz için dışarı çıkıp toplu alışveriş yapıp geri dönüyoruz bir çok kişinin de böyle olduğunu düşünüyorum aksi olanlarda var tedbir almayan sürekli normal gündelik hayatına devam eden insanlarda var evimizin karşısında 2 market ve 1 fırın var bu yüzden de bu gözlemi yapmak daha kolay oluyor ve gördüğüm manzaralar insanı bir hayli üzüyor. Bu süreçte herkesin hassas davranması ve kimsenin hakkına girmemesi gerekiyor.

Konudan konuya atlıyor gibi oluyorum ama mazur görün uzun zamandır yoktum ve anlatacak çok şey birikmiş :)
 Toplu alışveriş yapıyoruz demiştim alışveriş sonrasında eve alınanlar koridorda tutulup çamaşır sulu bezle güzelce dezenfekte edilip yerleştiriliyor yeşillikler ise sirkeli suda bekletilip güzelce yıkanıp dolaba yerleştiriliyor eğer poşet alındıysa ki sebzeler daha çok poşette oluyor onlarda çamaşır suyu ile yıkanıp çamaşır ipinde kurumaya bırakılıyor. En çok garipsediğim ve süreç bitse bile bu rutinin devam edeceğine inandığım bir konu bu. Eskiden market alışverişlerinde bu kadar hassas olmazdık meyve sebzeler elbette yıkanır ancak bu tür bir temizlikten hiçbiri geçmezdi sanki :)

A a bir de unutmadan hepimiz mutfağa girdik ve belirli bir dönem hamur işleri ve yemekler yaptık. :)
Biz süreç başladığından beri ekmeğimizi evde yaptık hep hatta ramazanda pide bile yaptık sadece bir kaç kez fırından pide aldık ancak o zaman bile işte bu bahsettiğim psikolojik kaygı durumu ile başbaşa kaldık nedense fırından alınan o pide pismiş hijyen değilmiş ve mikrop kapmışız gibi hissettirdi. Elbetteki böyle bir durum olmadı hani bahsedilen 14 günlük süreyi aştık ancak dedim ya psikolojik olarak oluşan o kaygıyı atmak çok zor olacak. Bu arada fırında yapılan ekmeklerden çok daha güzel ekmek ve pide yapmayı başardık üzerine özel bir sos uyguladık ilerleyen günlerde buradan neler yaptığımızı anlatacağım hatta virüs sebebi ile nişan süreci bozguna uğramış biri olarak çeyiz alışverişlerim hakkında da bir kaç şey paylaşırım kim bilir :)

Tüm bunların yanı sıra güzel şeylerde olmuyor değil mesela çiçeklere sardım annem çiçeklerle uğraşmayı çok sever onlarla konuşur bu zamana kadar da uzaktan bakmak dışında bir ilgim olmamıştı şimdilerde bende sevmeye başladım hatta bir kaç tohum diktim beklemedeyim bunun içinde buradan paylaşım yapacağım. :)

Neyse çok uzattım. Her şeye rağmen gülümseyin sevdiğiniz insanlar yanınızdaysa kıymetini bilin her şey bir gün bitecek tüm bunlar bir gün son bulacak ve bu zamanlar ileride sadece kötü birer anı olarak kalacak. "Hava nasıl olursa olsun, sizin havanız güzel olsun."



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder